Serdar Ergün : “Sağlıklı Yaşam, Sadece Bir Trend Değil, Bir Kültürdür”

Serdar Ergün : “Sağlıklı Yaşam, Sadece Bir Trend Değil, Bir Kültürdür” Serdar Ergün : “Sağlıklı Yaşam, Sadece Bir Trend Değil, Bir Kültürdür”

Navitas Spa&Sports Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Ergün, Fark Yaratan Hizmet Anlayışlarını Klass’a Anlattı Türkiye’de wellness ve spa denince akla ilk gelen isimlerden biri olan Navitas Spa&Sports  Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Ergün, Navitas Spa & Sports markasıyla yalnızca bir hizmet sunmakla kalmıyor, sağlıklı yaşamı bir kültür haline getiriyor. Başarısının temelinde emek, samimiyet ve istikrarın yattığını vurgulayan Serdar Ergün, Navitas’ı sadece ticari bir yapı değil, insanların yaşam kalitesini artıran bir değer olarak gördüğünü belirtiyor. Başarılı iş adamı, işin mutfağından gelmenin ve her aşamaya hâkim olmanın, vizyoner liderlik ve sürekli gelişimle birleştiğinde başarıyı getirdiğini ifade ediyor. Serdar Ergün, yeni açtıkları Navitas Sports Maslak şubesinin kendileri için çok özel bir anlam taşıdığını ve 30 Ağustos Zafer Bayramı’na denk getirilmesinin bilinçli bir tercih olduğunu söyledi. 22 şubesiyle Türkiye’nin dört bir yanında milyonlara ulaşan Navitas Spa&Sports Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Ergün, sektördeki yolculuğunu, gelecek planlarını ve fark yaratan hizmet anlayışını Klass okuyucuları için paylaştı.  


Serdar Bey, sizi yıllardır Spa ve Wellness sektöründe  tanıyoruz. Ancak bu işin başlangıç noktası neydi? Spa ve wellness sektörüne yönelmenizin ardında nasıl bir hikâye var?
Bu yolculuk tamamen hayatın içinden geldi. Turizm sektöründe, sahada çalışarak başladım. O dönemlerde fark ettim ki insanlar spa hizmetlerini yalnızca tatil sırasında değil, hayatlarının bir parçası olarak da görmek istiyor. Yani bu bir lüks değil, ihtiyaç haline gelmişti. İşte o farkındalık Navitas’ın temellerini attı.

Bugün Navitas Spa & Sports, sadece bir spa zinciri değil; bir yaşam markası. Bu çizgiyi nasıl oluşturabildiniz?
Her şey bir vizyonla başlıyor. Spa veya spor tesisi açmak kolay ama onu bir yaşam felsefesiyle birleştirmek zor olan. Biz Navitas’ta konforu, lüksü ve sağlığı aynı çatı altında sunmayı hedefledik. Her bir tesisimizde müşterilerimize sadece fiziksel değil, ruhsal anlamda da iyi hissettirmeyi amaçlıyoruz. İnsanlar buraya sadece spor yapmaya değil, iyi hissetmeye geliyor.

Spa hizmetleri arasında öne çıkan uygulamalarınız neler? Sizi farklı kılan şey sadece fiziksel ortam mı?
Kesinlikle hayır. Bizim farkımız, bütüncül yaklaşımımız. Geleneksel Türk Hamamı ritüellerinden modern terapilere kadar çok geniş bir yelpazede hizmet veriyoruz. Özellikle kese-köpük uygulaması gibi kadim yöntemleri, bilimsel temellere oturtarak sunuyoruz. Cilt yenilenmesi, detoks etkisi, dolaşımın hızlanması gibi pek çok faydası var. Bunları profesyonel bir ekiple, hijyen ve kalite standartlarını en üst düzeyde tutarak uyguluyoruz.

Spa ve spor merkezleri artık çok yaygın. Peki sizce insanlar neden özellikle Navitas’ı tercih ediyor?
Çünkü biz sadece mekân sunmuyoruz; deneyim yaşatıyoruz. Tesislerimiz her yaş grubuna hitap ediyor. Örneğin bir aile geldiğinde, çocuklar için jimnastik eğitimi alabilecekleri alanlar varken, anne-baba aynı anda masaj veya fitness hizmeti alabiliyor. Ayrıca her üyemizi tanıyoruz, onların ihtiyaçlarını ve beklentilerini önemsiyoruz. Kısacası bizim için her müşteri bir misafir, her seans bir deneyimdir.

Birçok şubenizde olduğu gibi 5. Levent şubenizde büyük ilgi gördü. Bu başarıyı neye bağlıyorsunuz?
5.Levent şubemiz, kişiye özel hizmet anlayışıyla planlandı. Burası tasarımı, ekipmanları ve atmosferiyle tam anlamıyla bir şehir içi kaçış noktası oldu. Biz her yeni şubede önce mahalle kültürünü, bölge dinamiklerini inceliyoruz. Bu şubede üyelik talepleri beklentimizin çok üzerinde gerçekleşti. Bu da doğru yolda olduğumuzu gösteriyor.

‘NAVİTAS İSMİNİ ULUSLARARASI ARENADA DA DUYURMAK İSTİYORUZ’

Markanızı yurt dışına taşımak gibi bir hedefiniz var mı?
Navitas ismini uluslararası arenada da duyurmak istiyoruz. Hatta bazı görüşmelere başladık. Ama biz büyürken kontrollü büyümeyi tercih eden bir markayız. Önce mevcut şubelerdeki kaliteyi korumak, sonra yeni adımlar atmak istiyoruz. Yurt dışında hayata geçireceğimiz projeler, sadece genişleme değil; aynı zamanda kültürel bir aktarım da olacak.

“NAVİTAS, SADECE BİR SPA YA DA FİTNESS MERKEZİ DEĞİL; BİR DURUŞ, BİR VİZYON OLARAK GÖRÜLÜYOR”

Serdar Bey, Navitas Spa & Sports bugün sadece bir sağlıklı yaşam markası değil, aynı zamanda milli değerlerle örtüşen bir vizyonun da temsilcisi. Bu duruşunuzun bilinçli bir tercih olduğunu görüyoruz…
Evet, aslında sorunun içinde cevabı da var. Biz Navitas’ı kurarken sadece bir iş modeli oluşturmadık; bir yaşam biçimi, bir kültür ortaya koyduk. Elbette hizmet kalitemiz, müşteri memnuniyetimiz, yenilikçi yaklaşımımız önemli ama bunların ötesinde biz bu işi ruhuyla yaptık. Bizim için sağlıklı yaşam, sadece fiziksel zindelik değil; aynı zamanda ruhsal, kültürel ve toplumsal bütünlüğü de temsil ediyor. Örneğin Maslak’taki merkezimizin açılışını özellikle 30 Ağustos Zafer Bayramı’na denk getirdik. Çünkü bu ülkenin değerlerine saygı duyan, köklerinden beslenen bir marka olmak istiyoruz. Sporun; birlik, beraberlik ve milli bilinçle ne kadar bağlantılı olduğunu anlatmaya çalışıyoruz. Belki de bu yüzden Navitas, sadece bir spa ya da fitness merkezi değil; bir duruş, bir vizyon olarak görülüyor.

“İYİ BİR FİKİR YETMEZ, O FİKRİ YAŞATACAK YÜREK VE SÜRDÜRECEK VİZYON GEREKİR”

Bugün 22 şube ile Türkiye’nin dört bir yanında faaliyet gösteren, birçok uluslararası otel zinciriyle iş birliği yapan güçlü bir markanın kurucususunuz. Size göre bu büyük başarının sırrı nedir?
Ben başarıyı hiçbir zaman sadece sonuca ulaşmak olarak görmedim. Biz bu işe “mutfağından” geldik. Yani önce sahada ter döktük, sonra yönettik. Bugün geldiğimiz nokta, yıllarca biriktirdiğimiz tecrübenin, inancın ve sabrın sonucudur. Başarının bence üç temel ayağı var: emek, samimiyet ve istikrar. Eğer işinize inanırsanız, samimi olursanız ve her gün üzerine bir tuğla daha koyarsanız, başarı zaten sizi buluyor. Ama en önemlisi: Değer üretmek. Biz Navitas ile sadece ticari bir yapı kurmadık; insanların hayatına dokunan, onların yaşam kalitesini artıran bir sistem inşa ettik. Bizi farklı kılan da bu. Her zaman dedim: “İyi bir fikir yetmez, o fikri yaşatacak yürek ve sürdürecek vizyon gerekir.” İşte o yüreği ve vizyonu kaybetmediğiniz sürece, başarı da sizinle yürümeye devam ediyor.

Son olarak, genç girişimcilere veya bu alanda kariyer yapmak isteyenlere bir tavsiyeniz olur mu?
Bu sektörde başarılı olmak istiyorsanız önce insanı anlamalısınız. Sadece hizmet sunmakla olmaz, empati şart. Ayrıca sahada çalışmadan masa başında karar vermeyin. Ben hâlâ tesislerde bizzat gezerim, terapistlerle, üyelerle konuşurum. İşin mutfağından geldiğim için ekibime de aynı yaklaşımı aşılıyorum. Ve elbette, asla pes etmeyin. Her gün bir adım ileriye gitmek, başarıyı getiriyor.