Selin hanım, 5 yıldır başarı ile yönettiğiniz Selin Bebek Aktivite’yi kurma amacınız nedir?
Ben, çocuğun ilk üç senede beslenme, alt değiştirme ve uyku gibi temel ihtiyaçlarının karşılandığı bir dönem olmaktan çok daha fazlası; yani, bebeğin toplumda birey olarak yaşayacağı dönemlerin temelinin atıldığı ve iyi planlanması gereken anlar olduğunu, hem kendi çocuklarımda hem de meslekte deneyimledim. Bunun üzerine; bu bilinçte olan annelerin, en doğru bilgiye ulaşabilmeleri, sağlıkla ve huzurla katılabilecekleri, ay grubuna uygun oyunlar ve etkinliklere uzman kadro ile deneyimleyebilmeleri için bir kurum hayal ettim. İşte Selin Bebek Aktivite böyle doğdu.
0-3 yaş çocuk eğitimi çok zor bir konu değil mi? Hangi yöntemleri kullanıyorsunuz?
Aslında zor tabii. Fakat bir insanın ilk 3 yılındaki gelişimini izlemek ve desteklemek bizim için çok da keyifli bir taraftan. Montessori, Waldorf ve Reggio Emillia metodlarını Türk aile yapısına uygun olarak yorumlayıp sunuyoruz. Bununla birlikte kişiselleştirilmiş bir eğitim yöntemi uyguluyoruz.
Bu yöntemlerden birini seçmek yerine hepsini bir araya getirip yeni bir yöntem oluşturmanızın sebebi nedir?
Her ailenin dinamiği, beklentileri farklı; her çocuğun ve bebeğin gelişimi, ivmesi, hızı bambaşka. Bu yüzden her bebeği kendi içinde değerlendiriyor, kendi potansiyelini en üst düzeyde kullanabilmesini hedefliyoruz.
0-3 yaş arasında çocukların edinimleri kısa zamanda unutulmaz mı? Bu edinimlerin yararı olduğunu gösteren araştırmalar var mı?
Bebeğin ilk 3 yılı tüm hayatı için bilişsel, fiziksel, sosyal, dil ve duyusal gelişimi alanında yatırım yapabileceğiniz en doğru ve en kritik dönem. Şöyle düşünün, bir temel inşa ediyorsunuz. Beyin gelişimi için dünyayı ilk algılama ve içselleştirme süreci çok önemli. Özellikle duyusal sistemi doğru tanıyıp, deneyimsel süreci olabildiğince zengin tutmak gerekiyor. Görme, işitme, koku alma, taktil (yüzeysel, derimizden algı), tat alma, vestibüler (yer çekimi, içkulak ve denge) ve propriyoseptif (pozisyonlama ve hareket) sistemlerine doğru girdiler sağlamak ve bebeğin 0-3 yaş döneminde regüle olabilmesini sağlamak, hayattaki akademik başarısı, dikkat süresi, algılama ve üretme becerisi, alternatif düşünme ve problem çözme yetisini doğrudan etkiliyor. Bu duyuların çalışması sayesinde kazandığımız bilgiler ve deneyimler, sinaptik bağlantılar sayesinde anıları oluşturuyor ve böylece ilk öğrenme süreci başlıyor. Harvard Üniversitesi başta olmak üzere üniversitelerin yaptığı çalışmalar bizlere gösteriyor ki 0-3 yaşta sunulan zengin deneyimsel ortam unutulmuyor ve koca bir hayatın güçlü temellerini atıyor.
Müzik alanında aldığınız eğitimin, Selin Bebek Aktivite’de size yararı oluyor mu?
Tabii. Çocuğun işi oyundur. Çocuğu oyuna davet etmek, adapte etmek için müziğin gücünü kullanıyorum. Elde etmek istediğim kazanımları, müzik yolu ile çocuğun daha hızlı içselleştirdiğini görüyorum. Oyun ile deneyimlenen sürecin davranışa dönüşmesinde müziğin rolü çok büyük. Bununla birlikte çocuklara enstrümanları anlatmanın, sanat ve icrası hakkında küçücük kalplerinde sevgi ve ilgi uyandırmanın, geleceğimiz için çok büyük yatırım olduğunu düşünüyorum.
İnstagram: selinbebekaktivite
.jpeg "Selin Ünaldı: 0-3 Yaşta Sunulan Deneyimsel Ortam Unutulmuyor ve Koca Bir Hayatın Güçlü Temellerini Atıyor")
.jpeg "Selin Ünaldı: 0-3 Yaşta Sunulan Deneyimsel Ortam Unutulmuyor ve Koca Bir Hayatın Güçlü Temellerini Atıyor")
Selin Ünaldı
.JPG)
.jpg)
.JPG)
.JPG)
.jpg)
.JPG)
