Tepeden Tırnağa Estetik Kavramıyla Yola Çıktık

Tepeden Tırnağa Estetik Kavramıyla Yola Çıktık Tepeden Tırnağa Estetik Kavramıyla Yola Çıktık

Estecenter Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Çevik merkezlerindeki son teknoloji uygulamaları ve geliştirdikleri yeni yöntemleri Klass’a anlattı...

Estetik cerrahi alanında büyük başarılara akademik düzeydeki kadrosu ile estetik cerrahinin bütün branşlarında tam donanımlı hizmet vererek ulaşmış Estecenter, sektörünün lider kuruluşlarından. ARGE ekibi ile dünyadaki gelişmeleri yakından takip eden ve dünyada uygulanan özellikle saç ekimindeki son teknolojileri bünyesine katarak, başarılı saç ekimi operasyonları yapan Estecenter’ın Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim çevik, ağırlıklı olarak sağlık turizmine yurtdışından yoğun olarak gelen hastalara “Tepeden tırnağa estetik” kavramıyla hizmet verdiklerini söylüyor. Misafirlerine kaliteli ve son teknoloji hizmeti sunan Estecenter aynı zamanda birtakım aletlerin geliştirilmesi ve bir takım yeni uygulamaların ortaya çıkartılması konusunda da öncülük ediyor. Tepeden tırnağa estetik kavramıyla yola çıkan Estecenter’ın Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim çevik saç ekimi ve bu alanda geliştirdikleri kendilerine has yeni uygulamaları, hizmet yelpazelerini Klass okurları için anlattı.

 

“Türkiye’de son zamanlarda sağlık turizmi kavramı oturmaya başladı. Bunun da lokomotifi olarak plastik cerrahide yapılan ameliyatlar ön plana çıkmaya başladı. Ağırlıklı olarak saç ekimi yapıldığı bilinse de bunun dışında plastik cerrahinin diğer operasyonları da Estecenter Plastik Cerrahi Merkezi’nde yoğun bir şekilde yapılıyor.

 

“Estecenter olarak birtakım aletlerin geliştirilmesi, bir takım yeni uygulamaların ortaya çıkartılması konusunda öncülük de etmiş bulunmaktayız. Bunların en sonuncusu ise tıraşsız saç ekimi dediğimiz ‘Gold Fue’ yöntemi. Kişiler saçları tıraş olmadan saç ekimi yaptırabiliyorlar. Bu uygulamayı merkezimizde başlattık ve yoğun bir talep ile karşı karşıyayız.

 

Estecenter Plastik Cerrahi Merkezi son zamanlarda yaptığı önemli çalışmalarıyla sağlık alanında yükselen bir merkez oldu. Buraya gelen insanlar diğer merkezlerden farklı olarak neler buluyor?

Türkiye’de son zamanlarda sağlık turizmi kavramı oldukça oturmaya başladı. Bunun da lokomotifi olarak plastik cerrahide yapılan ameliyatlar ön plana çıkıyor. Ağırlıklı olarak saç ekimi yapıldığı bilinse de bunun dışında plastik cerrahinin diğer operasyonları da Estecenter Plastik Cerrahi Merkezi’nde yapılıyor. Bunların içinde saç ekimi, yüz germe, göz kapağı operasyonları, burun operasyonları, dudak dolgusu, farklı dolgu çeşitleri, botoks gibi seçeneklerimiz var. Boyun bölgesindeki kırışıklarla ilgili dünyanın en gelişmiş cihazlarından biri olan Fraxel Repair’e sahibiz. Yine el üzerindeki lekeleri, yüz bölgesindeki kırışıklıkları ortadan kaldırmak adına Fraxel Repair ile lekeleri kırışıklıkları tek seansta ortadan kaldırabiliyoruz. Onun dışında göğüs estetiği (meme protezi,meme küçültme ve meme dikleştirme ) uygulamaları yapmaktayız. Aynı zamanda bölgesel şekillendirme ve yağ almak için ileri teknolojik bir cihaz olan Vazer ile istenmeyen bölgelerden (göbek,basen,sırt,bacak,kol,gıdı ve erkeklerde meme büyümesi)  başarılı sonuçlar almaktayız.

 

“ENTECENTER’IN LOKOMOTİFİ SAç EKİMİ”

Estecenter’ın ön plana çıkan hizmetleri nelerdir?

Entecenter’ın lokomotifi saç ekimidir. Fakat en az saç ekimi kadar da plastik cerrahinin diğer ameliyatlarında da başarılı olduğumuzu söyleyebilirim. Nedeni ise plastik cerrahi uygulamaların da her alan için konunun uzmanı bir cerrahi ekip tarafından operasyonlar yapılmaktadır. örneğin, bölgesel şekillendirme ve zayıflama için Plastik cerrahımız İrfan Aydın yoğun bir şekilde bu uygulamayı yapmakta ve başarılı sonuçlar almaktayız. Dediğim gibi burada tam teşekküllü, konusuyla ilgili uzman hekimlerin olduğu bir ortamdayız ve son teknolojik ürünleri kullanarak bu hizmetleri vermekteyiz. Bunların en başında da teknolojiyi yakından takip ettiğimiz için teknolojik cihazlarla uygulamalarımızı gerçekleştiriyoruz. Biraz önce de bahsettiğim Fraxel Repair dünyanın en gelişmiş fraksiyonel lazer özelliğine sahip bir cihaz. Yüz bölgesindeki yılların vermiş olduğu kırışıklıklar, güneş lekeleri, derideki iz gibi sorunları tek seansta ortadan kaldırabilen bir yapıya sahip. Tabi çok da maliyetli olduğu için Türkiye’de bizim dışımızda sadece bir kurum bu cihaza sahip. Onun dışında hastalarımız operasyon öncesi kendisini görmek istiyor. örneğin, burun yaptıracak kişi burnunun nasıl olacağını ameliyat öncesinde merak ediyor. Kişiler “yüz germesi, botoks, dolgu yaptıracağım ama yüzümdeki ifade şekli nasıl olabilir” şeklinde sorularla geliyor. Kısacası öncesi ve sonrasını bizzat ekranda görerek karar vermek istiyor. Bunun için yine dünyanın gelişmiş cihazlarından biri olan 3D Vectra cihazımız var. Kişinin değişiklik istediği bölgeye yönelik fotoğraflar çekiliyor. üzerinde uzman doktorlar tarafından gerekli uygulamalar yapacağı ameliyatla ilgili teknik detaylar girildikten sonra kişi her açıdan kendisini görebiliyor. Bu da kişinin karar vermesinde ya da operasyonun doğru neticelendirilmesi açısından ciddi anlamda bir fayda sağlıyor. Vaser cihazımızla yağların alınması ve alınan yağların da tekrar kullanılması söz konusu olabiliyor. Alınan yağların biyolojik yapısını bozmadan aldığımız için kişinin yağ enjeksiyonuna ihtiyacı olduğunda bir dolgu maddesi olarak yüzünde veya çok moda olan Brezilya Poposu olarak bu yağlar değerlendiriliyor. Bu arada Brezilya Poposuna ciddi bir talep söz konusu.

 

Peki, Estecenter Plastik Cerrahi Merkezi’ni kurma fikri kafanızda nasıl oluştu? Neden bu merkezi kurmak istediniz?

Türkiye sağlık turizmi açısından, sağlıktaki teknolojik alt yapı açısından gerçekten de bugün Avrupa’dan ve Amerika’dan geri kalmadığı gibi daha ileri bir düzeye de sahip. çünkü Türk cerrahları birebir uygulamalar yaptıkları için ve vaka sayıları çok fazla olduğu için el yeteneği ve becerisi gelişmiş durumda. Fakat ne kadar teknolojik altyapıya sahip olsanız da plastik cerrahi gibi kişiye özel ve bir cerrah tarafından uygulanan uygulamalar, zincir halinde olan veya isim yapmış büyük hastanelerde çok fazla yer bulamıyor kendine. Dikkat ederseniz büyük ve zincir halindeki hastanelerin plastik cerrahi bölümleri biraz daha zayıftır. Bunun sebebi plastik cerrahi hastasının kendini özel hissetme arzusudur. Onun için biz İstanbul’da ve Türkiye’de bu açığı tespit ettik. Bunun üzerine altyapımızı, kadromuzu ayarlayarak böyle bir yola çıktık, bugün dünyanın dört bir tarafından insanlar yoğun bir şekilde Türkiye’yi özellikle saç ekimi adına, plastik cerrahi uygulamalar adına bizleri tercih ediyor.

 

özellikle sizin branşlaştığınız bir alan var; saç ekimi denilince akla İbrahim çevik geliyor. Bu olgu nasıl oluştu?

Estecenter olarak 4 yıldır varız ama ben 2000 yılından bu yana saç ekimi sektörünün içerisindeyim. Yaklaşık 10 binin üzerinde bizzat vakalara girmiş, yönetmiş, tedavilerin de  bulunmuş  bir kişi olarak bu konuda çok fazla bilgi ve birikime  sahip oldum. Ve sadece bununla da yetinmeyip, Avrupa’ya, Amerika’ya, Uzak Doğu ülkeleri’ne gittim, araştırma yaptım. Bunları gördükten sonra Türkiye’de böyle bir yer yapma ihtiyacı olduğunu fark ettim. Böyle bir eksikliği Estecenter markasıyla tamamladık. Burada bir takım aletlerin geliştirilmesi noktasında, bir takım yeni uygulamaların ortaya çıkartılması konusunda Estecenter olarak  öncülük de etmiş bulunmaktayız. Bunların en sonuncusu tıraşsız saç ekimi dediğimiz ‘Gold Fue’ yöntemidir. Bu yöntemin özelliği; saçların traş edilmeden alım ve ekim yapıldığı çok özel bir uygulama olmasıdır. Saç ekiminden hemen sonra normal hayatına dönmek isteyen kişiler için çok rahat ve konforlu bir uygulamadır. Bu uygulamayı başlattık, yapıyoruz ve bununla alakalı da özellikle yurtdışından yoğun bir talep alıyoruz. Müşteri kitlemizi ise çoğunlukla Avrupa’dan gelen Türkler ve Türklerle birlikte Avrupa’dan gelen yabancılar oluşturuyor. Onun dışında Türkiye’de İstanbul’da bizim yapmış olduğumuz kaliteli hizmeti tanıyan ve bilen bir kesim oluştu.