Swissôtel The Bosphorus Sadece Bir Otel Değil, Aynı Zamanda Muhteşem Bir Yaşam Alanı

Swissôtel The Bosphorus Sadece Bir Otel Değil, Aynı Zamanda Muhteşem Bir Yaşam Alanı Swissôtel The Bosphorus Sadece Bir Otel Değil, Aynı Zamanda Muhteşem Bir Yaşam Alanı

Swissôtel The Bosphorus Genel Müdürü Uğur Talayhan,kaliteli hizmet anlayışlarını ve swissôtel’i tercih edilen bir yaşam alanı yapan özelliklerini Klass’a anlattı..

İsviçre’nin meşhur konukseverlik uzmanlığını Türk kültürünün gelenekselliğiyle harmanlayan ve dünyanın en önemli turizm markalarından biri olan Swissôtel, başta servis kalitesi ve çalışan güler yüzlülüğüyle 28 yıldır İstanbul’da misafirlerine eşsiz bir hizmet sunuyor. Son dönemde Genel Müdür Uğur Talayhan yönetiminde ödüllere doymayan Swissôtel The Bosphorus, sadece bir otel değil aynı zamanda muhteşem bir yaşam alanı. “Ben her zaman çalıştığım otelleri evim gibi gördüm ve işimi hep çok severek yaptım. Otelimdeki ilk misafirlerim her zaman personelim olmuştur” diyen Swissôtel The Bosphorus Genel Müdürü Uğur Talayhan ile başarılarının sırrını, kaliteli ve kusursuz hizmet anlayışlarını, otellerini çok tercih edilen bir yaşam alanı yapan özelliklerini ve çalışma prensiplerini Klass okurları için konuştuk.

 

“Swissôtel sadece bir otel değil, aynı zamanda bir yaşam alanı. Gerek restoranlarımızın çeşitliliği gerekse yaptığımız etkinlikler bunu destekliyor. Kışlık mekânımız Gabbro misafirlerimize eğlenceli bir menü ve müzik sunuyor. Yazlık mekânımız 16 Roof’u açmamıza ise çok kısa bir zaman kaldı.”

 

“Tercih sebebi olmamızın birden fazla sebebi var aslında. Tabii ki ilk başta servis kalitemiz geliyor. Bildiğiniz gibi Swissôtel’in 28 senelik köklü bir geçmişi var ve ilk açıldığı günden beri servis kalitesini arttırarak bu günlere geldik. Sonrasında ise bir otelin en önemli unsurlarından biri olan; çalışan güler yüzlülüğü geliyor. Biz Swissôtel’de misafirlerimize “hayır” demeyiz, her zaman onları memnun etmenin bir çözümünü mutlaka bulmaya çalışıyoruz.”

 

Uğur Bey, Swissôtel The Bosphorus, Istanbul hem konumu hem de hizmet kalitesiyle İstanbul’un gözde otellerinden birisi. öncelikle sizden Swissôtel’in yönetim anlayışını ve hizmet kalitesinde yakaladığı başarının sırlarını öğrenebilir miyiz?

Yönetim anlayışımızın temellerinde aslında çalışanımıza yaptığımız yatırım var. Sistem aslında minik bir zincir şeklinde işliyor; çalışanlarınızı doğru şekilde eğittiğiniz zaman sonrasında bu yatırım size misafir memnuniyeti olarak geri dönüyor. Bunu 2018 senesinin sonunda aslında kanıtlamış olduk. çalışanlar arasında yapılan ankette 96 puan aldık ve aynı oranda sene sonunda misafir memnuniyetimizde arttı. Otelimizin, İstanbul’un çok tercih edilen semtinde ve merkezi lokasyonda olmasından dolayı, alışagelmiş beş yıldızlı otel konseptinden farklı bir yerde konumlanıyoruz. Swissotel tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de her zaman güvenirlilik ve servis kalitesindeki algısı geleneksellik yerine yenilikçiliği tercih eden kişilerin radarında bir marka olarak kabul gördü. Böyle bir marka olmamız nedeniyle de ülkemiz ve turizm sektörüne pozitif ve verimli kazanımlar sağlayarak tüm dünyada örnek olabilmeyi önemsiyoruz. Ayrıca yüksek yaşam standartları ile bilinen bir ülke olan İsviçre’nin bir markası olmamız nedeniyle de tüm misafirlerimize belirli bir yaşam tarzını sunmaya özen gösteriyoruz.

 

Otelinizde konaklamanın dışında şehrin eğlence hayatına renk katan restoran-barlarınız da bulunuyor. Bu bölümlerin özelliklerinden ve eğlence yaşamında yarattıkları farklardan bahsedebilir misiniz? 

Swissôtel sadece bir otel değil, aynı zamanda bir yaşam alanı. Gerek restoranlarımızın çeşitliliği gerekse yaptığımız etkinlikler bunu destekliyor. Kışlık mekânımız Gabbro misafirlerimize eğlenceli bir menü ve müzik sunuyor. Bu sene Şef Ali Ronay, Gabbro menüsünde güzel değişiklikler yaparak müzik konseptimizle eş değer bir menü yarattı. Gabbro için haftanın dört günü her misafirimizin dinlemekten zevk alacağı değerli müzisyenlerimiz ile güzel bir program oluşturduk. çarşamba akşamları İskender Paydaş ve Orkestrası, perşembe akşamları Seran Bilgi, cuma akşamları Bora Gencer ve cumartesi akşamları ise Serhat Kılıç sahne alıyor. Yazlık mekânımız 16 Roof’u açmamıza ise çok kısa bir zaman kaldı. Şu anda son rötuşları yapılıyor ve yine çok kaliteli ve eğlenceli bir program ile sezonu başlatacağız. Misafirlerimizin şimdiden 16 Roof için sabırsızlandığının mesajlarını almaya başladık.

 

“TERCİH SEBEBİ OLMAMIZIN BİRDEN FAZLA SEBEBİ VAR. TABİİ Kİ İLK BAŞTA SERVİS KALİTEMİZ VE çALIŞAN GüLER YüZLüLüĞü GELİYOR”

Oteliniz birçok düğün ve organizasyona ev sahipliği yapıyor. Peki kişiler ve kurumlar özel günlerinde niçin Swissôtel’i tercih ediyorlar?

Tercih sebebi olmamızın birden fazla sebebi var aslında. Tabii ki ilk başta servis kalitemiz geliyor. Bildiğiniz gibi Swissôtel’in 28 senelik köklü bir geçmişi var ve ilk açıldığı günden beri servis kalitesini arttırarak bu günlere geldi. Sonrasında ise bir otelin en önemli unsurlarından biri olan; çalışan güler yüzlülüğü geliyor. Biz Swissôtel’de misafirlerimize “hayır” demeyiz, her zaman onları memnun etmenin bir çözümünü mutlaka bulmaya çalışıyoruz. Açık ve kapalı mekân alternatiflerimizin fazla olması ise misafirlerimizi Swissôtel’e çeken başlıca sebeplerden bir tanesi.

Devamı ve daha fazlası Klass Magazin Nisan sayısında..