DBA Consulting Eðitim ve Danýþmanlýk Firmasý’nýn Kurucusu ve Bahçeþehir üniversitesi öðretim Görevlisi (Sosyal Bilimler-MBA) Yücel Uygun, Anadolu üniversitesi Ýþletme Bölümü'nden mezun olduktan sonra master programýný Bahçeþehir üniversitesi'nde Stratejik Pazarlama ve Marka Yönetimi üzerine tamamlayarak 20 yýllýk baþarýlarla dolu çalýþma yaþamýna köþe yazarlýðý ve üç de kitap sýðdýrdý. Kurumsal þirketlerde ve birçok kurumda “Satýþ Gücü, Liderlik & Kiþisel Geliþim” konularý üzerine eðitim ve seminer veren Yücel Uygun, “Satýþtan Ziyade Yaklaþým” ve “Modern Satýþ Yönetimi ve Liderlik” isimli kitaplarýnýn ardýndan þimdi ise ‘baþarý, mutluluk ve huzur’ üzerine ipuçlarý sunan, “Coþku Dolu Yaþama Sanatý” isimli kiþisel geliþim kitabýyla okuyucularýyla buluþmaya hazýrlanýyor. Yücel Uygun ile baþarý hikayesini, yeni kitabýný ve oluþturmak istediði farkýndalýðý Klass okurlarý için konuþtuk.

Yücel Bey, birçok daldaki baþarýlarýnýzdan tanýyoruz ama bize bir de siz anlatýr mýsýnýz baþarý hikayenizi?

1980 yýlýnda Ýstanbul’da doðdum. Anadolu üniversitesi, Ýþletme Bölümü'nden mezun olduktan sonra, master programýmý Bahçeþehir üniversitesi'nde Stratejik Pazarlama ve Marka Yönetimi üzerine tamamladým. 1996 yýlýnda, aile þirketinde stajyer olarak baþladým. Profesyonel olarak ise satýþ mesleðine 2002 yýlýnda, uluslararasý bir danýþmanlýk (turizm) þirketinde devam ettim. Türkiye’nin önde gelen þirketlerinde ve uluslararasý markalarda orta ve üst düzey yöneticilik yaptým. Ýþ dünyasýndaki 20 yýlý aþkýn deneyimlerimle 2015 yýlýnda kurduðum DBA Consulting danýþmanlýk firmasýnýn yöneticiliðini yapmaktayým. Kurumsal þirketlerde ve birçok kurumda “Satýþ Gücü, Liderlik & Kiþisel Geliþim” konularý üzerine eðitim ve seminer vermekteyim. Ayrýca Bahçeþehir üniversitesi’nde MBA ve Yüksek Lisans öðrencilerine, Müþteri Ýliþkileri, Satýþ Yönetimi ve Kiþisel Satýþ Teknikleri dersleri veriyorum. Dünya Gazetesi’nde köþe yazarlýðý yapýyorum. 2016 yýlýnda “Satýþtan Ziyade Yaklaþým” isimli ilk kitabýmla, satýþ sanatýnýn kodlarýný iþ dünyasýna sundum. Ýþletmelerin baþarýlý bir satýþ operasyonu oluþturmasýna fayda saðlayacak, “Modern Satýþ Yönetimi ve Liderlik” isimli ikinci kitabýmý 2017 de okuyucularýyla buluþturdum. Þimdi ise küçük yaþlardan itibaren kiþisel geliþime olan yoðun ilgimden dolayý ‘baþarý, mutluluk ve huzur’ üzerine ipuçlarý sunan, “Coþku Dolu Yaþama Sanatý” isimli kiþisel geliþim kitabýmla okuyucularýmla buluþacaðým.

Yeni kitabýnýz “Coþku Dolu Yaþama Sanatý”ný yazmanýzdaki sebepler nelerdir?

Yapýlan araþtýrmalar, günümüzde insanlarýn birçoðunun genelde para ya da statü peþinde koþtuðunu gösteriyor, fakat tarihin tozlu koridorlarýnda gezindiðimizde, geçmiþte de bu durumun neredeyse ayný olduðunu görüyoruz. Nitekim bu sistemin bir tuzak olduðunu fark edenler rotalarýný baþarýya, mutluluða çeviriyorlar. Bu yolda da insanlar sürekli kendilerini baþarýlý hissetme, mutlu olma, olamama sorunsalý ile karþý karþýya kalýyorlar. Diðer tarafta ise, hayata dair hedefleri olan insanlar yaþamda çeþitli zorluklar, engeller ve acýlarla mücadele etmek zorunda kalabiliyorlar. Ýnsanlarýn hemen hepsi, problemsiz bir yaþam istiyor... Ýlerleyen yýllarda ise, insanlar yaþlandýðýnda, en çok yapmadýðý þeyler hakkýnda piþmanlýk duyuyorlar. Bu düþünce modelleri çerçevesinde, günümüzde birçok bireyin zihninde “Yaþamýmda hem baþarýlý hem de mutlu olabilir miyim? Bu yaþam tarzýný sürekli devam ettirebilir miyim? Veya günümüzde zengin, baþarýlý olanlar dünyanýn en mutlu insanlarý mý? Yaþamýmýzdaki acýlar, engeller, sýkýntýlar ne manaya geliyor? Bunlarsýz bir yaþam düþünülebilir mi? Hayatý coþku dolu geçirebilmek için hangi yol haritasýný izlemeli vb. sorular beliriyor. Ýþte bu aþamada, “Coþku Dolu Yaþama Sanatý” isimli yeni kitabým bireylere bu sorularýn yanýtlarýný bulmalarý konusunda destek oluyor.

“YETENEK YALNIZKEN GELÝÞÝR, KARAKTER FIRTINA DOLU DENÝZDE ÞEKÝLLENÝR”

özellikle farkýndalýk oluþturmak istediðiniz konular neler?

Dünya üzerinde yapýlan araþtýrmalar, insanlarýn yaklaþýk yüzde 85’inin iþini sevmediðini bulguluyor. Türkiye genel olarak kolektif bilince sahip bir ülke. Bu sebepten insanlarýn çoðu yalnýz kalmakta zorlanýyor. Kimsenin müdahale edemeyeceði bir zaman diliminde ve mekânda yalnýz kalamayan birey, yaratýcý düþünmekte ve kendini tanýmakta zorluk çekiyor. Alman filozof, þair yazar Goethe’nin çok sevdiðim bir sözü var: “Yetenek yalnýzken geliþir, karakter fýrtýna dolu denizde þekillenir.” Buradaki anahtar kelimeler; bireyin kendini tanýma yolculuðunda kimsenin müdahale edemeyeceði bir yerde ve zamanda, düþünmesi, kendisine sorular sormasý; nesnel odaklý bir insan mýyým? öznel odaklý mý? Güçlü/zayýf olduðum yönler hangileri? Duygularýmýn yeterince farkýnda mýyým? Duygu yönetimini, dürtü kontrolünü yeterince yapabiliyor muyum? vb. Kendini tanýma yolculuðunda ilerlemek, yýllardýr evimizin önünde olan ama hiç fark edemediðimiz bir gül bahçesini keþfetmeye benziyor. Kendimizi tanýmak, içimizdeki gizli olan gerçek hazineyi, gerçek gücü, gerçek coþkuyu bulmak manasýna geliyor.

Devamý ve daha fazlasý Klass Magazin Aralýk sayýsýnda...