Hayat şartları maddi ve manevi olarak her geçen gün ağırlaşıyor. Adeta bir labirentin içinde kıvranarak çıkış yolu bulmaya çalışıyoruz. Benim de kafamda deli sorular dans ediyor… 
Direniyorum, karanlığa teslim olarak geleceğimi karartmak istemiyorum. İçinden geçmekte olduğumuz zorlu dönemin sizi de yorduğunu biliyorum. Kendimce geliştirdiğim çıkış noktalarım iyi geliyor.  Belki size de iyi gelir…

Önce yaşadığımız ağır şartları kabullenmek gerektiğini düşünüyorum…Kabulleniyorum… Sonra bir gün daha beteri geliyor. Peşinden daha da beteri…Nefessiz kalır gibi oluyorum... Evin içinde dört dönüyorum bazen...
Sakinleşmeye çalışıyorum... Güvendiğim dostlarımla konuşup rahatlıyorum...Ve nihayet kendimle baş başa kalarak yaşadıklarımı düşünüyorum...Edindiğim doğru yaşam bilgilerine göre nerede durduğumu bulmaya çalışıyorum..." Şartlar size uymuyorsa, siz şartlara uyunuz " uyarısını hatırlıyorum...Bu bilgi kabullenmeyi ve paniğe kapılmadan çare aramayı kolaylaştırıyor...

KENDİ GERÇEĞİMİZLE YÜZLEŞMENİN DAYANILMAZ HAFiFLİĞİ!
Zorlukların beni uyandırmak için var olduğunu düşünerek karanlıktan çıkıyorum...Kendi gerçeğimle yüzleşiyorum... Benim gerçeğim sahip olduğum her şey...Hatalarım, sevaplarım, göz yaşlarım, güzel bir insan olabilmek için bunca emeğim...Akıl, ruh ve beden sağlığım... Aklımla gönlümü bir edebilme gayretim...Kendime kattığım maddi manevi tüm değerler... Kızlarım, ailem, can kardeşlerim...Tek tek her birini düşündüğümde paha biçilmez bir hazinem olduğunu görüyorum...Onların varlığı içimdeki ışık kıvılcımını harekete geçirmeme yardımcı oluyor...Yüreğim serinliyor, hafifliyorum... Güneş sanki benim için farklı doğuyor...Şükrediyor ve zor zamanların hayırlı kapıları açacağına tüm kalbimle inanıyorum...

Sırada her insana huzur verecek eylemleri harekete geçirmek var...Rahmetli annem ‘Ne verirsen elinle o gider seninle.’ derdi...O zamanlardan bilirim yardım etmenin nasıl büyük bir huzur verdiğini...Paylaşmak, iyilik yapmak, zorda olanlara el uzatmaya gayret etmek…Aç, susuz, sevgi bekleyen hayvanlarla ilgilenmek nasıl iyi geliyor anlatamam...

Her türlü zorluğa direnen insanların hayatını okumak da ayrı bir güç veriyor...“Ben de başarabilirim, kaybettiğinde değil vazgeçtiğinde yenilirsin.” diyorum...Yarınlar için üzülmeyi bırakıp “Yarın kendi için üzülsün.” kıvamına geliyorum 😊 Çünkü her geçen günün kendine fazlasıyla yetecek kadar derdi ve yükü vardır...Mücadelem sürerken hayran olduğum Oprah Winfrey'in hayatına tekrar bir göz atıyorum...
Bakın ne diyor müthiş kadın:

TÜM ZAMANLARIN EN BÜYÜK KEŞFİ BİR KİŞİNİN KENDİ TAVRINI DEĞİŞTİREREK KENDİ GELECEĞİNİ DEĞİŞTİRMESİDİR!

Sonuçta değişmeyen tek gerçek çıkış yolunun kendimizde olduğu gerçeğidir...
Güneşe sırtımızı dönersek her zaman sadece gölgemizi göreceğimizi unutmamalıyız...
Nerede okuduğumu hatırlamıyorum ama tam da yeri olduğu için paylaşmak istiyorum… 
Eğer acı çekiyorsan bu senin yüzündendir. 
Eğer mutluysan, bu senin sayende.
Başka kimse sorumlu değil. 
Sadece sen ve yalnızca sen...
Sen, kendi cennetin ve kendi cehenneminsin.

Yazıma ilham veren Mevlâna’nın sözleri ile bitirmek istiyorum...
Mevlana der ki: 
Etrafına baktığında her yer karanlıksa, belki de ışık sensin...
Neden olmasın!
Unutmayalım; kendi ışığını bulan çevresini ,ülkesini ve hatta dünyayı aydınlatır...  
Aydınlık günlere kavuşmak umuduyla…
Sevgiyle kalın.

  Diğer Tüm Yazılar