Türk Sağlık Sistemi Avrupa Standartları Üzerinde Bir Hizmet Veriyor

Türk Sağlık Sistemi Avrupa Standartları Üzerinde Bir Hizmet Veriyor Türk Sağlık Sistemi Avrupa Standartları Üzerinde Bir Hizmet Veriyor

Prof.Dr. Tahsin Beyzadeoğlu, normalleşme sürecindeki cerrahi operasyonları ve alınması gereken önlemleri bütün detaylarıyla Klass’a anlattı...

Bütün dünyayı etkisi altına alarak sağlık sektörüne önemli bir yük bindiren pandemi süreci sağlık sistemi ve sağlık çalışanlarının öneminin bir kez daha anlaşılmasını sağladı. Birçok ülke hasta yoğunluğundan ve virüsün hızlı bir şekilde yayılmasından kaynaklanan krizi yönetmede başarısız olurken Türkiye verdiği nitelikli sağlık hizmeti ve bu hizmete ulaşmada sağladığı kolaylıkla bütün dünyanın takdirini topladı. “Pandemiyle mücadelede dünyanın en önde gelen hastane ve hekimlerine sahip olduğumuz belgelenmiştir.” diyen Prof. Dr. Tahsin Beyzadeoğlu ile salgın sürecini, normalleşme sürecinin getirdiği yeni soru işaretlerini, ortopedi ameliyatlarında alınan Covid-19 tedbirlerini ve spor salonları konusunda duyulan endişeleri Klass okurları için konuştuk.

“Toplumsal bağışıklığın zamana yayılarak kazanılması bu açıdan çok önemli. İnsanların çoğunun bir rahatsızlığı hiçbir belirti vermeden geçirdiğini göz önünde bulundurursak çarenin toplumun büyük kesiminin bu hastalığa yakalanıp bağışıklık kazanmasında olduğunu söyleyebiliriz.”

 

Tahsin Bey, sağlık sektörü bütün dünyayı etkisi altına alan Covid-19 salgınıyla mücadele ederken bir taraftan da normalleşme sürecinin getirdiği yeni soru işaretleri insanların zihnini meşgul etmeye başladı. Bir hekim gözüyle Türkiye’nin Covid-19 sürecini nasıl yönettiğini düşünüyorsunuz?

Bütün dünya tarihinde nadir yaşanacak bir virüs salgınıyla hayat adeta felç oldu. Zaman ilerledikçe bazen ciddiyeti tartışılır korkular yaratıldı. Bütün dünyadaki güç dengeleri, ticaret, yaşam tarzımız ve eğlence anlayışımız değişti. İnsanların sosyal anlamda birbirleriyle temas etme şekilleri değişti. İnsanların aslında dünyaya olan bakışların değişti. Ben her ne kadar bir ortopedi ve travmatoloji uzmanı olsam da başta bir hekim olarak çevremdeki pek çok hastadan veya arkadaş çevremden gelen sorularla karşılaşıyorum. Bu süreç henüz mart ayında yeni başladığında yaptığım bir konuşmada bu sürecin Türkiye’de İtalya kadar üzücü sonuçlara yol açmayacağını söylemiştim. ülkemizde son derece başarılı doktorlarımız ve sağlık kuruluşlarımız mevcut. Avrupa’nın pek çok ülkesinde ameliyat yapmış bir cerrahım. Her gidişimde oradaki hastanelerde görmüş olduğum şeyler İstanbul’daki birçok hastanede gördüklerimin çok daha altındaydı. Zenginlik olarak bizden bu kadar ileride olan ülkelerin sağlık sistemlerinin bizden bu kadar geride olması beni hep şaşırtmıştı. İkinci bir unsur da doktorlarımız ve sağlık çalışanlarımızın özverisi. Her gün yüzlerce hasta görmeye o kadar alışıklar ki pandemi nedeniyle yığılmaların olduğu günlerde bile çok rahat bir şekilde yoğunlukla başa çıkmayı başardılar.

 

Birçok ülke bu süreci yönetmede sizce neden başarısız oldu?

Birçok ülkede doktorlar genelde mesai saatleri içerisinde çalışır ve çalışma saatleri dışında bir hasta bile görmek istemez. Bu tutumdan dolayı çok sayıda hastayla karşılaştıklarında krizi yönetmede başarısız oldular. Bu süreçle beraber refah düzeyi oldukça yüksek ülkeler de sağlık sistemlerinin yeterli seviyede olmadığı anladılar. Türkiye, insanların moralini yüksek tutmaya çalışarak, evde kal kampanyaları ve sosyal izolasyonlarla da gerekli tedbirleri alarak süreci çok başarılı bir şekilde yönetti.

 

Covid-19’un günümüzde etkin bir tedavisi var mı? Virüsün etkisi tam anlamıyla ne zaman kırılacak?

Virüse karşı kesin bir ilaç ya da bir aşı henüz yok. Bir aşının güvenilir hale getirilmesi ve toplum tarafından rahatça uygulanabilir hale gelmesi yıllar isteyen bir süreçtir. Bundan dolayı yaşamımızda bu virüsle karşılaşma ihtimalimizin yüksek olduğunun farkında olmalıyız. Toplumsal bağışıklığın zamana yayılarak kazanılması bu açıdan çok önemli. İnsanların çoğunun bir rahatsızlığı hiçbir belirti vermeden geçirdiğini göz önünde bulundurursak çarenin toplumun büyük kesiminin bu hastalığa yakalanıp bağışıklık kazanmasında olduğunu söyleyebiliriz.

 

Devamı ve daha fazlası Klass Magazin Ağustos sayısında...