Rezidans Yaşamını Otel Konforu Akıllı Teknolojik Bina Konsepti ile Yeniden Tanımladık

Rezidans Yaşamını Otel Konforu Akıllı Teknolojik Bina Konsepti ile Yeniden Tanımladık Rezidans Yaşamını Otel Konforu Akıllı Teknolojik Bina Konsepti ile Yeniden Tanımladık

Altınbaş Gayrimenkul Geliştirme ve Yapı A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Orkun Altınbaş, Genel Müdürü Mimar İzzet Çubukçu, İş Geliştirme Direktörü M. Emre Yalçın ve Pazarlama Direktörü Sadık Yahşi Altower projesinin özelliklerini Klass’a anlattı...

Türkiye’nin önde gelen ailelerinden olan Altınbaş ailesi mücevher dünyasındaki başarılarını farklı sektörlere taşıyor. Ailenin son yatırımlarından birisi ise inşaat sektörüne yönelik oldu. Altınbaş Gayrimenkul Geliştirme ve Yapı A.Ş. ile sıra dışı projelere imza atacak olan Altınbaş ailesi üyeleri, bu şirkette üçüncü kuşak temsilcilerinden Orkun Altınbaş’ı görevlendirmiş. Orkun Altınbaş, otel konforunda hizmet veren Altower projesinin tüm detaylarını firmanın Genel Müdürü Mimar İzzet çubukçu, İş Geliştirme Direktörü M. Emre Yalçın ve Pazarlama Direktörü Sadık Yahşi ile birlikte Klass okurları için anlattı.

 

ORKUN ALTINBAŞ

“Biz bir yaşam tarzını hayata geçiriyoruz. Bu yaşam tarzını yaşayabilmek için minimum sattığımız metrekare 75 ve bizim kurguladığımız sistemde aynı oteldeki mantık mevcut. Bugün dünyanın en prestijli otellerinin sahip olduğu akıllı sistemi kurgulayan grupla binanın teknolojik alt yapısını hazırlıyoruz. Onların teknolojisiyle binamızda hizmet vereceğiz. Avrupa ve bu coğrafyada ilk kez bu firmayı ikna edip rezidans projesinde yer almalarını sağladık.”

 

 

İZZET çUBUKçU

“2019 yılında projemiz tamamlanacak. Yaşadığımız dönemle birlikte bizlerin de alışkanlıkları değişiyor. Hayatı çok farklı bir formatta yaşıyoruz Biz projemizde günümüz insanının ihtiyaçlarına yönelik çözümler sunduk. Teknoloji hızla ilerliyor, yaşam şartlarımız ise hızla iyileşiyor.”

 

M. EMRE YALçIN

Metrekare satıp milimetrik düşünceler üretiyoruz. Projede yer alan tüm detayları hassasiyetle geliştirdik. Hedefimiz projelerimizde stressiz mutlu bireyleri bir araya toplamak. Gelişen sektör ve deneyimlerle herkesin merkezinde iyi yapılar üretmek var, bizde duygu mevcut, iyi yapmak zaten asli görevimiz.

Biz projeyi geliştirirken detaylı bir bölge çalışması yaptık ve araştırma şirketlerinden yararlandık. Konsept oluşturmak günümüz inşaat sektöründe oldukça kritik bir konu. Sektörde farklılaşmak oldukça önemli. Biz bu alana yoğunlaştık.

 

 

SADIK YAHŞİ

“3 tane toplantı odası kurguladık. Burada Concierge aracılığıyla rezervasyon yapıp odaları kullanabiliyorsunuz. Odaların hepsi farklı büyüklüklere sahip. Odalardan bir tanesi yemek odasına dönüşebiliyor. Mesela “ben 75 metrekarelik evde ailemi ağırlayamıyorum” diyenler yemeklerini orada verebilecek. Siz daireyi satın alınca bunların hepsini satın almış oluyorsunuz.”

 

 

Orkun Bey, Altınbaş Gayrimenkul Geliştirme ve Yapı A.Ş. olarak ilk projeniz apayrı ve dikkat çekici bir konseptle Göztepe’de inşa ediliyor. Altower projenizin özellikleri ve sunduğu farklılıklar nelerdir?

Orkun Altınbaş: Projenin tasarım aşamasından bugüne kadar tüm detaylarını bir mantık üzerine kurguladık. Projeyi yapmak için yapmayalım dedik. Zaten binlerce birbirine benzer özellikte alternatif konut üretiliyor. Biz projemize farklı bir bakış açısı getirdik. Bu lokasyonda (Göztepe’de) ne üretsek de insanların ihtiyaçlarına ve taleplerine cevap veririz dedik. Göztepe yoğun olarak ailelerin yaşadığı ve 7-8 katlı binaların yer aldığı bir bölge. Merkezi konuma sahip olmasından dolayı herkesin tercih ettiği, İstanbul’un en eski yerleşim bölgesi. O bölgede neyin olmadığını araştırdık. Baktık ki 1+1, 2+1 o bölgede yok. O yüzden bu daire tarzlarına yönelik bir çalışma yaptık.

 

Altower’da sadece 1+1 daire mi olacak?

İzzet çubukçu: Altower projesinin en önemli özelliklerinden biri ise, 10 dönümlük bir arazinin içinde yer alması ve dört tarafının da yol ile çevrili olmasıdır. İnşaatı tamamladığımızda yaklaşık 1 dönüme yakın alan betonarme bölümü oluştururken, kalan kısım ise yeşil  alan olarak korunacaktır. Bu büyüklükteki bir yeşil alan lokasyon için muhteşem bir avantaj. çünkü drone görüntülerine baktığımızda Kadıköy sahilden Bostancı’ya kadar neredeyse tüm binalar sırt sırta. O bölgede hiç boşluk yok. Biz de buraya özel ne geliştirebiliriz diye düşündüğümüzde, bölgede olmayan rezidans yaşantısını otel hizmetleriyle zenginleştirerek inşa etmeye karar verdik. çünkü insanlar o hayatı yaşamak adına ya Ataşehir’e gidiyorlar veya Bağdat Caddesi’nde 2+1, 3+1 gibi projelerin arasında kendilerine bir yer bulmaya çalışıyorlar. Bu da ciddi bir sorun. Yalnız yaşayan veya profesyonel hayatta kariyer yapmak isteyen biri sadece ailelerin olduğu bir apartmana girip çıkmak istemeyebilir. Arkadaşları ile gelecek, oyun oynayacak, yemek yiyecek ve eğlenecek. O farklı bir hayat tarzı. Birinin ayakkabılarının üstünden atlayıp dairesine girmek veya bir başkasının çöp taşıdığı asansörde misafirleri ile tam yemeğe giderken denk gelmek istemez. Bizde buradan yola çıkarak bu olumsuzlukların yaşanmayacağı bir bina tasarlamamız gerektiğini düşündük.

 

“BİZ BİR YAŞAM TARZI HAYATA GEçİRİYORUZ”

Modern yaşam ile birebir uyumlu bir proje yani…

Orkun Altınbaş: Hayat tarzının 1+1 olduğu bir bina kurguladık. Tabi modüler 1+1’ler. Tüm bina şu anda 1+1 ancak müşteri tercihine göre daireleri 2+1, 3+1 yapabiliyoruz. önemli olan hayat tarzı birbirine benzeyen insanların burada yaşamayı tercih etmesi. Yani aynı hayat tarzındaki insanları buraya topluyoruz. Bu yaşam tarzını yaşayabilmek için minimum sattığımız metrekare 75, en az buna sahip olmanız gerekiyor. Ve bizim kurguladığımız sistemde otellerdeki mantık mevcut. Evinizi otel konforunda kullanıyorsunuz. Ev ile ilgili hiçbir işi düşünmemiş oluyorsunuz. İstiyorsunuz ve gerçekleşiyor.

 

“CONCIERGE’Yİ ARIYORSUNUZ, ‘MİSAFİRİM VAR 3 GüN BURADA KONAKLAYACAK’ DİYEREK OTEL KONFORUNDA KONUĞUNUZU AĞIRLAYABİLİYORSUNUZ”

Binanın bir yaşam hikayesi var. Nasıl bir yaşam bu? Girdiğimiz an neler oluyor? Binanın nerelerinden yararlanabiliyoruz?

Sadık Yahşi: Binaya girdiğinizde sizi bir Concierge karşılayacak. Resepsiyon demiyorum çünkü resepsiyonumuz 12. katta. Dilerseniz önce vale aracınızı park ediyor, istemezseniz kendiniz park ediyorsunuz. Concierge orada güvenliği kontrol altına alabilmek ve anlık çözüm üretmek için var. Devamında bir bekleme alanımız mevcut. Yine biraz daha ilerlediğimizde yine zemin katta lobide bir barımız var. Onun önünde çay, kahve içebiliyorsunuz. O lobi ve barın arka kısmına 3 tane toplantı odası kurguladık. Burada Concierge aracılığıyla rezervasyon yapıp odaları kullanabiliyorsunuz. Hepsi farklı büyüklüklere sahip. Bir tanesi de yemek odasına dönüştürülebilir.

 

Orkun Altınbaş: Devamında 5 tane misafir süiti kurguladık. Şimdi şöyle düşünün; profesyonel iş hayatı içerisindeyiz. Herkes bir yerden bir yerlere seyahat ediyor. Mesela ben Ankara’dan İstanbul’a seyahat ediyorum. Ve sizin Altower’da eviniz var. Siz de mecburen beni en yakındaki bir otele konaklattırıyorsunuz. Şimdi ben İstanbul’u çok iyi bilmiyorum. çünkü İstanbul’da trafik çok ciddi bir sorun. Concierge’yi arıyorsunuz, misafirim var 3 gün burada konaklayacak diyorsunuz. Sizin evinizle aynı büyüklükte bornozundan çatalı, bıçağı, bardağına kadar dayalı döşeli ev bulunuyor. O daireyi misafirinize kiralıyorsunuz. Birlikte binada spor yapıyorsunuz, birlikte yemek yiyebiliyorsunuz, toplantı yapabiliyorsunuz, hiçbir yere seyahat etmenize gerek kalmıyor. Yine bu oda için ödediğiniz para o odanın temizliği ve suyu, elektriği ve oda içerisinde tüketilen yiyeceklerin parasıdır. Yani siz zaten evi alırken bu yaşam konseptini almış oluyorsunuz. Sadece o alanların giderlerine para ödüyorsunuz, o kadar.

Binanın -1. katına  indiğimizde sol tarafta bin metrekareye yakın bir spor salonu yaptık. Kapalı bir yüzme havuzumuz var. Spor merkezimiz, spa merkezimiz var. Orada yine her şey kullan öde mantığıyla, hiçbir şey ödemek zorunda değilsiniz. Ama Concierge’yi arayıp ben “Hakan Hoca’dan saat 4-5 arası kick boks dersi almak istiyorum” dediğiniz rezervasyonunuz alınıyor, ödemenizi yapıyorsunuz ve hizmetinizi alıyorsunuz. Tıpkı otellerdeki gibi. Masaj konusunda da aynı şekilde hareket ediyorsunuz. Eğer özel bir talebiniz yoksa spor salonuna girip isterseniz kimseyle muhatap olmadan sporunuzu yapabiliyorsunuz.

 

Tüm detayları düşünmüşsünüz. Peki projede restoran yer alacak mı?

Orkun Altınbaş: Projemizin arka tarafında yer alan ve bahçeye uzanan çok şık bir cafemiz olacak. Projede yaşayanların ihtiyacına yönelik çözümler sunan bir cafe tasarladık. Mesela 1+1 evde oturan beyaz yakalının ihtiyacı ne olabilir diye düşündük. Bağdat Caddesi’ne gidecek ya da Ataşehir’e gidip iyi mekanlarda kahvaltısını yapmak isteyebilir. Ancak, bunlar ciddi süreler. Bunun için 45 dakika seyahat etmeniz gerekiyor. Biz tamamen yalnız ya da iki kişi yaşayan kişilere yönelik bir konsept kurguladık. Diyelim ki bir çift olarak yaşıyorsunuz, 75 metrekarede bir misafir ağırlayamazsınız. Sadece konaklarsınız, çalışırsınız ve kendinizle zaman geçirirsiniz. Dolayısıyla oluşturduğumuz senaryoda o restoran evinizin bir parçası yani mutfağınız gibi kullanabileceğiniz bir alan. Restoranda çok rahat bir şekilde kahvaltı edip, öğle ve akşam yemeği yemek için hizmet alıyorsunuz. Aldığınız hizmet ise sadece aidatınıza yansıyor. Mesela pazar günü aynı oteldeki gibi çok güzel bir kahvaltı yapabiliyorsunuz. Dilerseniz kahvaltıyı evinize de çıkartabiliyoruz. Restoranda temel yemekler var, her şey istediğiniz şekilde kurgulanmış.

Restoran dışarıdan birilerine hizmet vermeyecek ama binada yaşayan kişilerin misafirlerine hizmet verecek.

 

Emre Yalçın: Oyun teknolojisinin bu kadar gelişmediği dönemlerde büyüyenlere de alanlar geliştirdik. Play Station odasına özel dekore edilmiş oyun odasında stresinizi atabileceksiniz. Devamında sinema odasında dileyen telefon, tablet gibi kendine ait cihazlarını kullanarak dileyen mevcut akıllı yapının sunduğu kayıtlı alanlardan kiralayarak sinemadan daha iyi konforlarda film izleyebilecekler. Bu alanda da küçük bir mutfak bu kişilerin ihtiyaçlarına cevap verecek. Projemize değer katan diğer bir özellik ise dijital marketiniz 7 / 24 size anlık ihtiyaçlarını cevaplayacak. -1 katında yer alan market otomasyon makineleri ile gıda, kozmetik, teknoloji ürünlerinizi kredi kartınızla ya da telefonlarınızı okutarak aidatınıza yansıtarak satın alabileceksiniz.

 

Bu projede hayat ne zaman başlıyor?

İzzet çubukçu: 2019 yılında projemiz tamamlanacak. Yaşadığımız dönemle birlikte bizlerin yaşam alışkanlıkları değişiyor. çok farklı bir formatta yaşıyoruz hayatı. Biz projemizde 2019 yılının ihtiyaçlarına yönelik çözümler sunduk. Teknoloji ilerliyor, yaşam şartlarımız iyileşiyor. Yine 12. katta evinizle ilgili her türlü sorunları konuşabileceğiniz, evinizi kiraya verdiğinizde ya da sattığınızda sizinle ilgilenecek bir ofis mevcut olacak. Her türlü sorun ve ihtiyacınızı oradan giderebileceksiniz, aidatınızı oradan ödeyebileceksiniz. Onun devamında o katı da ikiye böldük. 6 kişinin oturup çok rahat televizyon izleyebileceği devamında 6 kişiden 8 kişiye kadar büyüyebilen bir yemek masasıyla birlikte küçük de bir mutfağı olan bir oda bulunuyor. Burada isterseniz yemeği kendiniz pişirebilir, arkadaşlarınızı ya da misafirlerinizi ağırlayabilirsiniz. İsterseniz de restorandan 3 saatliğine bir şefle, bir catering ekibi talep edebilirsiniz.

 

 “REZİDANS YAŞAMINI OTEL KONFORU VE AKILLI TEKNOLOJİK BİNA KONSEPTİ İLE YENİDEN TANIMLADIK; ALTOWER”

Projede kaç daire var ve bu projeden aileler satın almamalı mı?

Orkun Altınbaş: Projede toplamda 330 daire yer alıyor. Buradaki daireleri hayatlarını kolaylaştırmak isteyen aileler de kullanabilecek Yani biz bu binayı kurgularken şöyle düşündük; “kimler bu projede yaşamak ister?” Bir hedef seçmemiz gerekiyordu. 3 çocuklu bir ailenin yaşayabileceği İstanbul’da binlerce proje var. Ancak böyle bir beyaz yakalının yaşayabileceği bina sayısı oldukça az. Bu tarzı Bomonti’de, Nişantaşı’nda ve birkaç yerde bulabilirsiniz. Bizim binamız 24 saat yaşayan bir bina. Housekeeping, dry cleaner gibi her türlü hizmetimiz var. Gece karnınız acıktığında veya suyunuz bittiğinizde su makinesine gidip ihtiyacınızı alabileceksiniz. Binamızda bahsetmemiz gereken bir bölüm daha var; o da binanın 12. katında kurguladığımız sports bar. Orada da yine bir oturma grubu var. İçeride de bir barımız var. Oturma grubunda kadınlar keyifle sohbet ederken erkekler de bar bölümünde maçlarını izleyip eğlenceli dakikalar geçirebilecekler. Bu odada ayrıca parti bile verebilirsiniz. İsterseniz yine barmen, şef garson gibi hizmetlerden yararlanabilirsiniz. Yani biz ALTOWER ile rezidans yaşamını otel konforu ve akıllı teknolojik bina konsepti ile yeniden tanımladık. 

 

Projemizde otopark kullanımını nasıl düzenlediniz?

Emre Yalçın: Kapalı otoparkta her 1+1 daire için 1 araçlık yer tahsis ettik. Modüler dairelerin birleştirilmesiyle kapalı otopark kullanım hakkınızı da artırıyoruz. Aslına bakarsanız oda sayınız kadar kapalı otoparkta yer veriyoruz diyebiliriz. 1+1’lerde 1 adet, 2+1’lerde 2 adet, 3+1’lerde 3 adet gibi dairenize oda ekledikçe otoparkınızdaki kullanım sayısı da artıyor ve bunun en güzel yanı otopark alanınız tapunuzda işli. Günün herhangi bir anında otoparkınıza geldiğinizde nereye aracımı park edeceğim kaosundan da uzaklaşıyorsunuz.

 

Daire fiyatları ne kadardan başlıyor?

İzzet çubukçu: Açıkçası böyle bir yaşam tarzına rağmen sunduğumuz fiyat oldukça makul. Projede üst katları farklı kurguladık. Bu arada Türkiye’de hiç yapılmamış bir şeyi yaptık. Bizim bir 1+1’imiz 75 metrekare. Biz mesela bir tane de büyük 150 metrekarelik 1+1 yaptık. Bu konsepte uysun diye. Yine tek yatak var, ikinci bir yatak odası yok. Yalnız yaşayan bir birey veya bir çift olacağı için fazla oda olmasına gerek yok. Soyunma odası, duşu, tuvaleti, ayakkabılarını koyacağı yere kadar tasarladık. Bunu istediğiniz katta seçiyorsunuz biz yapıyoruz. Mesela siz geldiniz dediniz yükseklik korkum var çok yukarı çıkmak istemiyorum. 8’inci katta E5’e baksın, güneyde de olursa iyi olur. Bu 2 daireyi bana birleştirin deyince, birleştiriyoruz. çatalından bıçağına, terliğinden el mendiline, şampuanına kadar mimarımızın tasarımıyla birebir dairenizin iç dekorasyonunu yapıyoruz. Ayrıca alternatif iki seçenekli dekorasyonlar da hazırlıyoruz. Evler 75 metrekare ve bunun katlarına göre daireleri büyütebiliyoruz; 150 metrekare, 225 metrekare, 300 metrekare de oluyor.

 

“DüNYANIN EN PRESTİJLİ OTELLERİNİN SAHİP OLDUĞU AKILLI SİSTEMİ KURGULAYAN GRUPLA çALIŞMALARIMIZI YAPIYORUZ”

Orkun Altınbaş: Binanın sunduğu bir yaşam tarzı var. çöp poşeti ile aşağıya inmeyeceksiniz. Fast Food siparişleriniz evinize hazırlanıp gelecek. Concierge, servis elemanından paketleri alacak size bir tepsiye koyup getirecek. Dolayısıyla binanın işletmesini de biz yapacağız. Hep şu soruyla karşılaşıyorum; bunlar çok güzel fikirler Orkun Bey, zaten herkes böyle yola çıkıyor ancak sonuç böyle olmuyor. Biz akıllı yapı dediğimiz bir sistem kullandık. Bu konuda dünyanın lider firmasını ikna ettik ve binadaki tüm yaşamı bu sisteme entegre ettik. Bugün dünyanın en prestijli otellerinin sahip olduğu akıllı sistemi kurgulayan grupla çalışmalarımızı yaptık. Onların teknolojisiyle binamızda hizmet vereceğiz. Avrupa ve bu coğrafyada ilk kez bu firmayı ikna edip rezidans projesinde yer almalarını sağlayacağız. Biz bunu yaşatabilmek için bu bedeli ödüyoruz. Ve onların bize ön gördükleri cihazlarla, onların ön gördüğü kablolama sistemiyle, onların gördüğü kurguyla binayı yaşatacağız.

 

Bu akıllı sistemin detaylarını biraz daha anlatabilir misiniz?

Orkun Altınbaş: Biz binayı iki şekilde kurguladık; Birincisi elektroniği çok seven, teknolojiye çok yatkın insanlar, diğeri ise teknolojiyi hiç kullanmayanlar üzerine kurguladık. Teknolojiyi sevmeyenler için concierge hizmetimiz var. Mesela babam teknolojiyi sevmez hatta işleri bozduğunu düşünür. Birine mail atacağına ara hatta git yüz yüze görüş der. Bu bir tarzdır. Buradaki concierge’ı arayıp toplantı odası için rezervasyon istenilecek mesela. Concierge da o işi çözecek. Devamında diyecek ki, “ben 105 numaralı daireden arıyorum bize az pişmiş bir biftekle bir pizza gönderin” diyecek. Bunu da concierge halledecek. Kıyafetlerimi kuru temizlemeye göndermek istediğimde yine bu işi concierge çözecek. Mesela benim babam buradaki asansörün dokunmatiğini bile sevmiyor. Kullanıyor ama sevmiyor. Düğme olsun istiyor. Biz onu da düşündük. Teknolojik olmayan evde her şeye basıyorsunuz açılıyor. Işıklar böyle açıp kapanıyor, kapılar böyle açılıyor. Ama bunun yanında bir aplikasyon aracılığıyla touch id’niz ile önce kimliğinizi doğruluyorsunuz ve sisteme giriyorsunuz. Kapıyı aç diyorsunuz kapı kendiliğinden açılıyor. Işıkları kapat diyorsunuz, hangi oda diye soruyor. Gece moduna al diyorsunuz perdeleri kapatıyor, ışıkların hepsini kapatıp sadece gece lambasını açık bırakıyor. Televizyon diyorsunuz, televizyon açılıyor, kanalın ismini söyleyince o kanalı açıyor. Saatten fark ederek acıktınız mı diye soruyor. Evet deyince size aşağıdaki restoranın menüsünü çıkartıyor. Oradan yemeği seçiyorsunuz ve onay veriyorsunuz böylece sisteme sipariş düşüyor. Sistem en kaliteli restoranların da kullandığı bir sistem ve en iyi restoran zincirlerinde en büyük ağa sahipler. Onların sistemiyle entegreyiz. Dolayısıyla restoran siparişini evden sisteme aktarıyorlar. Sistemin kendi içinde de dağılımları var. Mesela 10 dakika içinde ekrandaki sipariş kabul edildi veya hazırlanıldı düğmesine basılmamışsa, direkt ilgili müdüre bildiri gidiyor; “10 dakika önce 105 numaralı daire biftek sipariş etti ancak hala piştiğine dair tepki alamıyorum mutfaktan” diyor ve müdür devreye giriyor. Restoran örneğindeki sistem spor salonlarında da kullanılıyor. Daireler için bizim yarattığımız bir QR kod var. Tüm binadaki her yere aynı havalimanındaki gibi anahtarsız girilebiliyor. İsteyene elbette daire için anahtar da verebiliyoruz. Aynı şekilde dairelere aplikasyon aracılığıyla da giriyorsunuz, valeye bağlanıyorsunuz, vale arabamı yıkasın diyorsunuz. Onay veriyorsunuz ve sistem aidatınıza yansıtıyor. Bunun ödemesini de ister cep banktan gönderiyorsunuz, ister kredi kartı bilgilerinizi verip ödüyorsunuz. Sistem bu şekilde çalışıyor.

 

Altower sizin ilk projeniz. Bundan sonraki projelerinizde de bu konsepti mi uygulayacaksınız?
Orkun Altınbaş:
Tabi ki… Burada şöyle bir zincir yaratacağız; mesela şehir dışından gece geç saatlerde havalimanına inmiş olan bir müşterimiz kendi aldığı ev Göztepe’deki Altower’a giderek zaman kaybetmeyecek. Aplikasyona girip bulunduğu lokasyona en yakın olan Altower’da misafir süitini rezervasyon yapıp oraya gidecek, spor da yapacak, yemek de yiyecek. Evine gitmesine gerek yok. Zaten orada dayalı döşeli daireleri var. Farklı şehirlerde yaptığımız projelerde de aynı şekilde otelde kalmak yerine yine Altower’da

kalabileceksiniz. Kimlikle kayıtla uğraşmadan direkt sistem üzerinden yapılmış olan rezervasyonla girebilecek. Sadece bir temizlik bedeli yansıyor ve tüm bina aynı sistemde çalışıyor. Bunların hepsi 5 yıllık bir süre içerisinde gerçekleşir diye düşünüyorum. Birinci projeye başladık, ikinci proje yüzde 90 onaylandı. Hepsinin nitelikleri farklı ama sosyal donatım mantığı aynı olacak. Bu sistemi bir kulüp üyeliği gibi düşünün. Harcadıkça puan kazanacaksınız, harcadıkça sistem sizi tanıyacak. Bizim yaptığımız anlaşmalarla öncelikler kazanacaksınız. Farklı alışveriş markalarının aplikasyonlarını indirmek zorunda kalmayacaksınız. Bizim anlaşmalar yapacağımız markaları bizim aplikasyon üzerinden indirim yaptıracağız ve puan toplatacağız.