Misafirlerimize Huzuru Ve Konforu Bir Arada Sunuyoruz

Misafirlerimize Huzuru Ve Konforu Bir Arada Sunuyoruz Misafirlerimize Huzuru Ve Konforu Bir Arada Sunuyoruz

Lissiya Hotel’in sahibi Coşkun Yılmaz, misafirlerini doğanın kalbinde huzura davet eden otelini Klass’a anlattı

Doğayla iç içe Fethiye’nin Kabak Koyu’nu tepeden gören 10 bin metrekarelik bir alanda konumlanan Lissiya Hotel, büyüleyici manzarası eşliğinde misafirlerini ağırlıyor. Doğayla bir bütün olarak inşa edilmiş ve Türkiye’nin en güzel panoramik manzaralarından birine sahip olan Lissiya Hotel deniz manzaralı 12 odasıyla, butik hizmetiyle ve mutfağından çıkan enfes tatlarla misafirlerine huzuru, konforu ve doğal tatları bir arada sunuyor. ünlü iş adamı Coşkun Yılmaz’ın manzarasına hayran kaldığı bölgede üç yıl önce hayata geçirdiği Lissiya Hotel, hem doğayla iç içe hem de 5 yıldızlı otel konforunda evlerde keyifli bir tatil yapmak isteyenlerin vazgeçilmezi oluyor. Misafirlerinin memnuniyeti için her bir detayla titizlikle ilgilenen Lissiya Hotel’in sahibi Coşkun Yılmaz, tesislerinin özelliklerini, görenleri büyüleyen manzarasını ve sundukları hizmetleri Klass’a anlattı.

 

“Lissiya’yı tercih eden misafirlerimiz sedir ağaçlarından el işçiliğiyle üretilen mobilyalarımızın yer aldığı odalarda organik keten nevresimler üzerinde mis gibi sedir kokusu eşliğinde huzurlu bir uykuya dalıyorlar.”

 

“Ruhu olmayan lüks bir otel odası yaratmak yerine günümüz insanının büyüleyici bir manzara eşliğinde ruhen ve bedenen bütün ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri bir yer yarattık.”

 

Coşkun Bey, Fethiye’nin en güzel yerinde Kabak Koyu’nda konumlanan sahibi olduğunuz Lissiya Hotel bu yıl itibariyle üçüncü sezona başarılı bir şekilde başladı. Sizce otelinizin kısa sürede tatilcilerin vazgeçilmez noktalarından biri haline gelmesinin nedeni nedir?

Kendinizi yansıtacak bir iş yapıyorsanız ve özverili bir şekilde işin her bir detayını düşünüyorsanız başarı kaçılmaz olur. Biz de üç yıl önce bu düşünceyle Lissiya Hotel’i yerli turistlerin yanı sıra dünyanın dört bir tarafından gelen yabancı turistlerin de hayran kaldığı Kabak Koyu’nda hayata geçirdik. Bunun için dünyanın farklı noktalarındaki otellerde konaklayarak oraların havasını soludum ve yoğun bir iş temposuna sahip insanların küçük kaçamaklar yaparak deşarj olabilecekleri bir yer yaratmak için neler yapabileceğimi araştırdım. öncelikle her şeyi doğallık üzerine kurgulamam gerektiğini gördüm. Misafirlere sunulan yiyecek-içecekten yataklara serilen nevresimlere, dekorasyonda kullanılan ahşaplara kadar her şeyin organik olmasına özen gösterdik. Lissiya’yı tercih eden misafirlerimiz sedir ağaçlarından el işçiliğiyle üretilen mobilyalarımızın yer aldığı odalarda organik keten nevresimler üzerinde mis gibi sedir kokusu eşliğinde huzurlu bir uykuya dalıyorlar.

 

Peki, bu kadar muhteşem manzaralı bir bölge ile yolunuz nasıl kesişti?

Yıllar önce bu bölgeye tatile gelmiştim. Bir arkadaşımın şu anda Lissiya’nın olduğu yerin hemen aşağısında bir arazisi vardı. Orayı aldım. Bana şu anda Lissiya’nın olduğu araziyi de gösterdiler. O zamanlar satın aldığım yer şu an otelimizin konumlandığı araziden daha ucuzdu. Lissiya’nın olduğu araziyi de İstanbullu bir iş adamı aldı. O iş adamıyla daha sonra şans eseri arkadaş oldum. Yaklaşık 10 sene önce ofisimize geldi ve “Bu araziyi satıyorum. Burayı çok sevdiğini biliyorum. Arazi bir tüccara değil; çok seven birisine gitsin istiyorum” dedi. ücretin beni biraz aştığını söyledim. O da “Senin almanı istiyorum. Benim şu kadara ihtiyacım var. Ayrıca elinde gayrimenkul varsa onu da verebilirsin” dedi. Benim de elimde Avcılar’da 6 katlı bir bina vardı. Satmayı düşünüyordum ve kendisine orayı verebileceğimi söyledim. Böylelikle 20 yıldır hayal ettiğim yeri sonunda almış oldum.

 

“DOĞANIN DENGESİNİ BETONLA BOZMADIK”

Doğayla iç içe bir otel yaratmak önemli bir sorumluluğu da beraberinde getiriyor. Bunların başında da doğaya zarar vermeyen bir tesis kurmak geliyor. Ayrıca kişilerin tatilleri boyunca konforunu sağlamak da çok önemli. Peki, bütün bunları nasıl gerçekleştirdiniz?

Şu anda otelimizin bulunduğu araziyi satın aldıktan sonra etrafını doğaya zarar vermeden düzenlemeye başladım. Arazideki mevcut ağaçların yanına 3 bin tane fidan dikildi. Botanik bir orman yaratmaya çalıştım. Daha sonra bu güzellikten tek başıma faydalanmayayım, paylaşayım diyerek otel yapmaya karar verdim. Otelimiz ayaklar üstünde ve etrafı taşlarla örülü bir tesis. Bu görüntü tesisimize estetik bir hava katıyor. Otelimizde kullanılan malzemede kaliteden ödün vermedik. Tesisimizin elektrik, iletişim, klima gibi her türlü alt yapısını kurduk. Elektrik ve çevre aydınlatmalarında led teknolojisinden yararlandık ve yeşil enerji kullandık. Arıtma tesisimizi foseptik yapmadık; yani doğaya salmadık. Paket arıtma sistemi yaptık ve bu sistem sayesinde atık sularımızı arıtarak bahçe sulamada kullanabildik. Tesisimiz içesinde yer alan evlerimizde ise konforu ön planda tuttuk. Ruhu olmayan lüks bir otel odası yaratmak yerine günümüz insanının büyüleyici bir manzara eşliğinde ruhen ve bedenen bütün ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri bir yer yarattık.

 

üçüncü yılına giren Lissiya Hotel’de misafirlerinize sunduğunuz ayrıcalıklı hizmetler nelerdir?

Lissiya’da misafirlerimizi güler yüzlü ekibimizle sıcak bir ortamda karşılıyoruz. Lissiya Hotel Genel Müdürü Sabriye Hanım başta olmak üzere tüm ekibimiz misafirlerimize evlerindeymiş gibi hissettiriyor. Birbirinden bağımsız 12 odadan oluşan otelimizde her bir odamız deniz manzaralıdır. Misafirlerimize Kabak Koyu manzarası eşliğinde huzuru ve konforu bir arada sunuyoruz. Konaklamanın yanı sıra yeme-içme bölümüne de çok önem veriyoruz. Restoranımızda misafirlerimize özel olarak ürettiğimiz ürünleri sunuyoruz. Gündüzleri açık büfe olarak hizmet veren restoranımızda akşamları ise alakart olarak servis veriliyor ve misafirlerimiz 20’den fazla çeşit arasından dilediklerini seçebiliyorlar. Mutfağımızdaki sebzelerin çoğunluğu kendi tarlamızda yetişiyor. Tamamen organik üretim yapıyoruz. Zeytinyağına kadar her şeyi kendimiz üretiyoruz. O yüzden mutfağımız inanılmaz lezzetli. Adaçayı içmek isterseniz dalından kopartıp demleyip size sunuyoruz. Yumurta ve sütü ise köyden alıyoruz. Kısacası 10 bin metrekare alan üzerine kurulu otelimizde misafirlerimizin konaklamaları boyunca keyifli zamanlar geçirmeleri için her bir detay üzerinde titizlikle çalışıyoruz. Bu açıdan Faralya Köyü’ndeki Kabak Koyu’nda beş yıldızlı hizmet sunan tek oteliz. Bu yatırımı İstanbul’da herhangi bir şehir oteline yapsaydım çok daha kazançlı olurdum. Ancak misafirlerimizin mutluluğu bizim en büyük kârımızdır.

 

“OTELİMİZ İçİN BEDENSEL VE RUHSAL ARINMA MERKEZİNİN BİR BAŞKA VERSİYONU DİYEBİLİRİZ”

Peki, tabiatın kalbinde ruhunu dinlendirmek isteyenlere ne gibi ayrıcalıklar sunuyorsunuz?

Burada yetişkinlerin kendilerine zaman ayırmalarını istiyoruz. Zihinlerinin dinlenmesini istiyoruz. Otelimiz için bedensel ve ruhsal arınma merkezinin bir başka versiyonu diyebiliriz. Yani burada tatil yaptığınızda sıfırlanıyorsunuz. Yoga seanslarımız, nefes terapilerimiz, masaj uygulamalarımız var. Bioenerji, lenf drenaj gibi farklı masaj tarzları uygulanıyor. Ayrıca dileyenler havuzda veya jakuzide de stres atabiliyorlar.

 

“LISSIYA’YA BİR KEZ GELEN MUTLAKA BİR DAHA GELMEK İSTİYOR”

Tesisiniz misafirlerine sunduğu hizmetlerin yanı sıra muhteşem manzarası ve kişilerin doğayla iç içe konaklayabilecekleri konseptiyle de öne çıkıyor. Peki, misafirlerinizin memnuniyeti için otelinizin bünyesinde ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?

Lissiya Hotel bünyesinde misafirlerimize butik bir anlayışla hizmet veriyoruz. Butik hizmet yaratıcısının ruhunu yansıtır. Lissiya’ya gelen misafirlerimizin görüşleri doğrultusunda her zaman dekorasyonumuza yeni bir şeyler katıyoruz. Bu açıdan Lissiya’ya bir kez gelen mutlaka bir daha gelmek istiyor. Bu yıl otelimizin bünyesine dört tane deluxe odayı ilave ettik. Odalarımızda bazı revizyonlar yaptık. Zaman zaman bütün peyzajımızı değiştiriyoruz. Otelimizin dekorasyonu, konsepti, konumu o kadar çok beğeniliyor ki ilk yıllarda çoğu kişi tesisimizi satın almak istedi. Ancak bu işi keyifle yaptığımız için gelen teklifleri reddettik.

 

Lissiya Hotel’de yansıttığınız ruhunuzdan bahsedersek neler söylersiniz? Ayrıca şu anda otelinizin dışında gündeminizde yer alan projeleriniz nelerdir?

çok renkli, hareketli, yerinde duramayan, günün 24 saati kendisine yetmeyen, sürekli iz bırakacak güzel işler yapmak ve istihdam yaratmak için uğraşan biriyim. Hayata geçirdiğim projelerde her zaman daha iyisi ne olabilir diye düşünüyorum. örneğin yakın zamanda Almanya’da bir restoranı hizmete açıyorum. Franchise olarak hizmet verecek olan bu restoranın şartnamesine özel bazı maddeler ekledik. Restoranın dekorasyonundan çalan müziklere kadar her detayda ruhumuzu, karakterimizi yansıtacağız. Bu projeyi ileride master franchise olarak Türkiye’de de devam ettireceğiz. İstanbul’da Nişantaşı’nda ve Etiler’de; Ankara’da Tunalı Hilmi’de ve Gaziosmanpaşa’da, İzmir’de ise birkaç noktada açacağımız restoranlarla dünyaca ünlü Joe Pena’s markasını kendi yarattığımız konseptle misafirlerimize sunacağız. Bunların yanı sıra Lissiya Oteli’nin ikincisini Göcek’te açmayı planlıyoruz.

 

Başarı odaklı bir iş adamısınız. Lissiya dışında da farklı iş kollarında faaliyet gösteriyorsunuz. Bütün işlerinizin sorunsuz bir şekilde ilerlemesi için nasıl bir strateji izliyorsunuz?

Lissiya’nın yanı sıra iş dünyasında amiral gemimiz olan Uğurcan Elektrik ile de kaliteyi nasıl daha yukarılara çıkarabiliriz, çalışanlarımızı nasıl daha fazla mutlu edebiliriz, müşteri memnuniyetini nasıl daha iyi sağlayabiliriz diye çok çalışıyoruz. Telefonum 24 saat açıktır. İsteyen herkes bana direkt ulaşarak sorununu dile getirebiliyor. Bu sayede duruma doğrudan müdahale ederek çözüm sunabiliyorum. Hangi iş kolu olursa olsun başarılı olmak için yaptığınız işle alakalı her şeyden haberiniz olması gerekiyor. İstanbul’daki şirketimiz sayesinde otelimizle irtibat halindeyim ve otelimiz hakkında her gün detaylı bilgi alıyorum. Aynı şekilde Almanya’da hizmete girecek olan restoranımızla ilgili bilgileri de yakından takip ediyorum.