102 yıllık tarihiyle sektörün önemli markaları arasında yer alan Develi Restaurant’ın dördüncü kuşak temsilcisi Nuri Develi, başarılı ve çalışkan kimliğinin yanı sıra aynı zamanda ailesine düşkün yapısıyla örnek bir iş adamı. Zarif eşi Tuba Develi ile olan birlikteliklerini 5 yıl önce evlilikte taçlandıran çiftin en büyük mutlulukları üç buçuk yaşındaki güzel kızları Ela… Minik kızları Ela ile hayata bakış açıları değişen çift, birlikte en çok seyahat ederek vakit geçirmekten zevk alıyorlar. Mutlu yuvalarının kapısını Klass’a aralayan Develi Yönetim Kurulu üyesi Nuri Develi ile eşi Una Fabula Bebe Markasının Kurucusu Tuba Develi, tanışma hikayelerini ve mutlu birlikteliklerinin sırrını Klass’a anlattı.
NURİ DEVELİ
“Ela’nın doğumundan sonra yine birbirimize gerekli vakti ayırıyoruz. Ela da ilişkimizi taçlandırmış oldu. Ben ailesine, annesine, babasına çok bağlı bir insanım. Tuğba da ailesine çok bağlı. Anne baba sevgisini tahmin ediyordum ama Ela’dan sonra bütün hayata bakışım değişti.”
Nuri Bey, öncelikle 5 yıllık evliliğinizin temellerini oluşturan bu büyük aşk nasıl başladı?
NURİ DEVELİ: O zamanlar Bahçeköy’de babamlar bir ev yaptırıyordu. Ev daha tam bitmemişti ama ben oraya gidip gelmeye başlamıştım. Tuğba komşumuzun kızıydı. Sonra Tuğba’yı ben havuz başında gördüm. Akşam laptop’unu kullanabilir miyim bahanesiyle laptop’unu istedim. Tuğba da bana laptop’unu uzattı. Ben de gerek yok burada işimi hemen hallederim diyerek evlerinin balkonuna geçtim. Orada bir arkadaşımın adresine yalandan mail atıyordum. “Naber, nasılsın, şimdi sitede bir kız var onunla tanışıyorum bir mail atmam lazımdı senin bir hatırını sorayım” diyerek mail attım. Sonra numarasını aldım.
Peki, ilk görüşte ne hissetiniz?
N.D.: O zamanlar sitede bir ablamız Tuğba’ya Pamuk Prenses diyordu. Ben de vay be ne güzel bir prenses diye içimden geçirdim. Tuğba’nın da doğal oluşu ve her zaman da diyorum olduğu gibi içinden geldiği gibi davranması beni etkiledi.
TUĞBA DEVELİ: Hala hep aynısını söylerim kendine çok güveni vardı. Düğünümüz sırasında tüm hikayemizi anlatan bir videomuz vardı. Orada da ben Nuri’yi anlattığımda bunu söyledim; kendine çok güveni vardı. O hali beni çok etkilemişti.
“ TUĞBA’NIN İçİNDEN GELDİĞİ GİBİ DAVRANDIĞINI VE çOK DOĞAL OLDUĞUNU BİLİYORUM”
Peki, birbirinizin en çok hangi özelliklerini seviyorsunuz?
T.D.: Nuri’nin ailesine çok düşkün olmasını seviyorum. çok yoğun bir işe sahip olmasına rağmen (çok uzun saatler, çok geç saatlere kadar çalışıyor) özellikle son üç senedir bize yeterince vakit ayırıyor. Kendi ailesine de benim ailemede çok ilgili. Aynı zamanda çok çalışkan ve başarılı buluyorum. çok fazla çalışıyor olmasından şikayetçi olmuyorum bu bana haz veriyor. çalışıyor olmasını seviyorum. Bocaladığımız kısım benim bocalamam aslında. çünkü benim ailem daha çok sabah 9 akşam 6 tarzında çalışan biriydi. Nuri’nin iş saatleri başta biraz bocalatmıştı. Ama sonra ben de adapte oldum. Artık biliyorum ki Nuri belli bir saate kadar çalışıyor. Ondan sonra da yapması gereken toplantıları yapıyor. çünkü iş zaten o saatte bitiyor. Bizim restoranı saat 6’da kapatma gibi bir lüksümüz olmadığı için anca insanların sofradan kalktığı zaman dükkan kapatılıyor. O zaman da ancak yapabildiği toplantıları yapıyor. Ben de artık bunu böyle kabullendim.
N.D.: Hayat bir tiyatro perdesiyse herkes rolüne çalışıyor. Tuğba’nın içinden geldiği gibi davrandığını ve çok doğal olduğunu biliyorum. Bu yanı benim hep çok hoşuma gidiyor.
Devamı Klass Magazin Şubat sayısında...
.JPG)
.jpg)
.JPG)
.JPG)
.jpg)
.JPG)
